Mükemmeliyetçilik… Avantaj mı? Dezavantaj mı?

12/09/2024

Ekip yöneten arkadaşlarıma şunu sormak isterim;  ara ara kendinizi eleştirirken sıklıkla “çok mükemmeliyetçiyim, bu da beni çok yoruyor” derken bulduğunuz oluyor mu?  Ya da şu konularda kendi kendinize yakındığınız?

“Ben kontrol etmesem rapor her seferinde yanlış olacak, iyisi mi ben yapayım…”

“Herkes benim kadar işine hakim olsa her şey  çok daha kolay olurdu.”

“Anlatsam da mutlaka en önemli detayları benim kadar yakalayamaz…”

“Şu projeyi layıkıyla tamamlamak için birkaç gece uykusuz kalınsa ne olur?”

Mükemmeliyetçi liderlerin sıklıkla dile getirerek yakındığı konulardan bazıları bunlar..

Mükemmeliyetçilik; kişinin kendisinden veya etrafındaki kişilerden kusursuz sonuçlar beklemesi ve bu sonuçları elde etme konusunda da aşırı bir çaba sarf etmesi olarak tanımlanabilir. Mükemmeliyetçilik kelimesinin bende de yarattığı ilk his aslında gerçekten de olumlu olmasına ve mükemmeliyetçiliğin kurumlarda aranan bir özellik olmasına rağmen  fazlasıyla sergilendiğinde kişinin hem kendisine hem de birlikte çalıştığı ekip arkadaşlarına rahatsızlık verdiğini gözden kaçırmamak gerek.. Özellikle liderlerin belki de lider rolünü de üstlenmelerine sebep olan mükemmeliyetçiliklerini çok dengeli biçimde sergilemeleri ekibin potansiyelinin açığa çıkabilmesine fırsat verme açısından çok önemli..      

Bu söylediklerime destek olması için bir liderin mükemmeliyetçiliğinin dezavantaja dönüştüğü bazı somut davranış örneklerine bir bakalım;

  • Gerçeğin çok dışında, ulaşılması çok zor hedefler belirlemek
  • Raporlar ve sunumlar üzerinde gereğinden fazla detaylara takılarak vakit harcamak, sürekli revizyon istemek
  • Çalışanlarından her şeyi kendi iş yapış şekilleri ve standartlarına uygun yapmalarını istemek, çalışanların kendi yöntemlerini denemelerine izin vermemek
  • Verilen işleri tamamlamak için belirlenen süreden daha kısa sürede bitmesi talebi ile ekibi zorlamak, mesaiye kalmalarını istemek
  • Olumlu davranışları görmezden gelip geri bildirim vermemek, hatalara odaklanıp sert bir dille eleştirmek

Bunların her biri de çalışma hayatımızda bizim de potansiyelimizi baskılamış ve motivasyonumuzu düşürmüştür.

Gelin bunun bir de başka bir versiyonuna bakalım; ebeveyn olarak mükemmeliyetçilik..

Mükemmeliyetçi liderlerle mükemmeliyetçi ebeveynleri çok benzetirim, sık sık da eğitimlerde ebeveyn davranışlarından örnekler veririm. Çocukları olan herkes iyi bilir ki niyetimiz çocuğumuzun zarar görmemesi ve çok mutlu olmasıdır. Onun için en doğru, en iyi ne ise elbette onu isteriz.. Denenmiş, başarılı olmuş yöntemlerimiz vardır ve çocuğumuzun da aynen bunları uygulayıp, bizler gibi çok çalışıp, her ince detayı kusursuzca halledip en mükemmel sonuca ulaşmasını bekleriz, onun iyiliği için, bizim yaşadığımız hayalkırıklıklarını yaşamasınlar diye.. Yani aslında için için koruma içgüdüsü ele geçirir bizi…Sonuçta itiraf edelim ki   başarılı bir ebeveyn olmanın yarattığı hazzı ve gururu da hissetmek isteriz, çünkü bu büyük bir tatmin yaratır. Ancak diğer taraftan bu yaklaşımın çocuğumuz üzerinde yaratabileceği etki maalesef yıkıcı olabilir; yetersizlik, hata yapma korkusu, potansiyelini açığa çıkaramama, özgüvensizlik, başarma isteği konusunda motivasyon düşüklüğü..

Niyetimiz iyi, kabul.. Ancak hem lider hem ebeveyn olarak mükemmeliyetçiliği dengeli şekilde sergilemezsek benzer sonuçlarla karşılaşmak kaçınılmazdır.

Olumsuz görünen bu sonuçları dönüştürmek için gelişim yolculuğumuzda katkı sağlayabilecek aşağıdaki öneriler bize yol gösterebilir;

  • Hedeflerinizin gerçekçi ve ulaşılabilir olmasına dikkat edin. Bu esnada mükemmel sonuçlar yerine yeterli sonuçlar hedefleyin.
  • Planlarınızda esnek olmayı öğrenin, beklenmedik durumlarda alternatif çözümler üretmeye çalışın.
  • Ekibinizi oluştururken sizin gelişim alanlarınıza destek olacak yetkinliklere sahip olduklarına özen gösterin. Ekinizdeki kişilerin güçlü yönlerine odaklanın. Farklı bakış açıları her zaman riskleri azaltır.
  • Ekibinizden düzenli olarak geri bildirim alın.
  • Hataları bir öğrenme fırsatı olarak değerlendirin.
  • İşlerinizi önceliklendirin ve zamanınızı etkili şekilde kullanın. Unutmayın; fazla mükemmeliyetçilik zaman kaybına yol açar.
  • Kendinize ve ekibinize dinlenme ve rahatlama süreleri tanıyın. Böylece yaşanan stresi yönetme fırsatınız olur.
  • Gerekirse dışardan destek almak için bir koç veya mentor ile çalışarak yaklaşımlarınızı değerlendirin.

Unutmayın; bu ipuçları hem lider hem de ebeveyn olarak aşırı mükemmeliyetçi tarafımızı kontrol etmeye ve dengelemeye destek olurken, diğer yandan da hem birlikte çalıştığımız kıymetli ekip arkadaşlarımızın hem de bizim için çok değerli olan çocuklarımızın çok daha pozitif bir ortama kavuşmalarına yardımcı olacak…

Bulunduğunuz ortamı daha pozitif hale getirmek için yukardaki öneriler ışığında küçük de olsa bir adım atın. Bu küçük adımın karşı tarafın potansiyelini ne kadar ateşleyeceğine inanamayacaksınız…

Sevgiyle kalın…